21 Ocak 2012 Cumartesi

Tarihi Bir Vesika “Zilan Katliamı Belgesi”

On yıllardır inkar edilen Zilan katliamı neticede devletin yarı resmi gazetesi olan Cumhuriyet gazetesi arşivinde itiraf ediliyor. Kürdler her zaman türk devleti tarafından katledildiklerini söylediler ancak, devletin resmi yetkilileri hep inkar ettiler. Zilan serhildanında topluca katledilen 15 bin Kürdün dramını
Cumhuriyet gazetesinin arşivinden alan ülkücüler bu katliamı medarı iftihar sayarak yayınlıyorlar. İşte belgeler!!!

15 Ocak 2012 Pazar

Zilan katliamının son tanıkları


Ağrı Yanıyordu. Bir yandan Bro, bir yandan Xoybun’un askeri İhsan Nuri, Türk askerleriyle çarpışıyorlardı. Xoybun’un andı içilmişti: “Ümidinizi kaybetmeyiniz! Kürdistan bağımsızlığına kavuşacak ve Kürt ulusu bahtiyar olacaktır. Atalarımızın şu sözünü unutmayınız: ‘Bextê Romê Tüneye!’(Rom’un bahtı yoktur)”

Dersim 38 Konferansı Sonuç Bildirgesi


Beytüşebbab, Ağrı, Zilan, Şeyh Sait, Hazro vb. gibi daha birçok ayaklanmalarda aynı vahşet Kürt-Müslümanlara karşı da uygulandı. Birilerinin söylediği gibi, Dersim'de Kürtler sadece Alevi oldukları için katledilmediler. Bu konudaki yanlış anlayışlar mahküm edilirken, Dersim 1937/38 Soykırım Konferansı; referans olabilecek tarihsel gerçekliklere vurgu yaparak bilinç saptırılmasına karşı ciddi uyarı anlamında sonuçlara da ulaşmış oldu.

Adabsız ve edepsiz özür


Gazetelerde büyük ve küçük puntolarla yazılan ölü sayılarını biliyorduk biz zaten. Arşivler açılmış, açılmamış çok teknik konular olur samimiyetle özür dilenirse. Laç deresinin kan aktığını Zilan vadisinde cesetlerin kokuştuğunu, köpekler tarafından parçalandığını bilmeyen Kürt mü var sanki?  Ve Koçgiri..Ve Diğerleri...Ve diğerleri...Ve diğerleri...

Karayılan: AKP 'siyasi korucular' peşinde


Ağrı-Zilan direnişiyle Dersim direnişini birbirinden ayrı tutamazsınız. Aynı şekilde partimizin öncülüğünde gelişen çağdaş Kürt direnişiyle tarihteki geçmiş direnişleri de birbirinden ayıramazsınız. Ağrı'da, Amed'de, Dersim'de Kürt halkına karşı büyük haksızlık yapılmıştır, katliamlar gerçekleşmiştir. Türk devleti, Kürt halkıyla barışık yaşamak istiyorsa tabii ki öncelikle özür dilemesi gerekmektedir. Sağlıklı, samimi ve resmi bir özür dileme Kürt sorununu kökten bir biçimde çözmeye götürebilecek yeni bir zemini yaratabilir.

Malatya Morgundan Ne Haber?

Anne annesinden  masal yerine Zilan katliamında babasının nasıl katledildiğini dinleyerek büyümüş biriyim.